Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Sanat Tarihi etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Avrupa Kıtasına İsmini Veren Mitolojik Karakter Europa ve Onun Hazin Öyküsü

  Zeus, diğer adıyla Jupiter; Kronos ile Rheia’nın son çocuğudur. Kronos, babası Uranos’un başına gelenlerden ders almıştır. Kendisi gibi, babasını alt edecek bir çocuğunun olmasından korkar ve Rheia’nın doğurduğu her çocuğu yutar. Rheia, Zeus’u gizli doğurabilmek için Gaia ile Uranos’un yardımıyla Girit adasına gider. Burada Zeus’u doğurur ve bir mağaraya saklar. Savaş erleri ağladığında duyulmasın diye oklarıyla sesler çıkarıp bu bebeği korurlar. Amaltheia adındaki bir keçi Zeus’u besler. Zeus bu adada gizlice büyürken Rheia, koca bir taşı beze sarıp Kronos’u kandırır.   Zeus büyüyünce babası Kronos’a, şimdiye kadar yuttuğu bütün çocukları kusturur. Ve babasıyla savaşıp, galip gelir. Evrenin egemenliğini eline geçirdikten sonra Olympos’a taht kurar. Tanrıların tanrısı, tanrıların ve insanların babasıdır. Zeus kız kardeşi Hera’yla (Juno) evlenir. Onca aşk yaşadığı kadının arasında Hera, Zeus’un resmi olarak karısı olabilmiş tek kadındır. Zeus bir kış günü soğuktan

Venüs'ün Doğuşu

  Mitoloji öyküleri, özellikle Rönesans döneminde İtalyan halkı içindeki okumuş tabaka tarafından sevilmeye başlandı. Bu öyküler, onlar için hoş ve eğlenceli masallar olmaktan çok daha fazlasıydılar. İtalyan halkı antik çağdaki insanların zekalarının üstünlüğüne inanıyordu ve inanışlarına göre bu mitolojik öyküler doğadaki gizemli olaylar hakkında bazı gerçeklik payı taşıyordu. Bu insanlara göre Venüs’ün doğuşunun öyküsü, tanrısal güzellik bildirisini yeryüzüne getiren gizemin sembolüdür. Tablo, güzellik tanrıçası Venüs’ün (Afrodit olarak da bilinir) doğumunun ardından sahile savrulduğu anı simgeler. İtalyan ressam Sandro Botticelli tarafından Floransalı Medici ailesine, Castello’daki köşkleri için 1485 yılı dolaylarında yapılmıştır. Eser ahşap üzerine suluboya tekniğiyle resmedilmiştir.   Yunan mitolojisine göre Venüs, Dev Kronos’ un babası Uranüs’ü hadım edip cinsel organını okyanusa fırlatmasıyla su yüzeyinde oluşan köpüklerden doğmuştur. Resimde, gül yağmuru ortasınd

Sanat Nedir?

Merhaba :) İlk blog yazımda en iç içe olduğum alanın, sanatın, hep tartışılagelmiş sorusu “Sanat Nedir?”e dair bazı filozofların ve sanatçıların görüşlerini paylaşmak ve konuyu kendimce irdelemek istedim. Bilgiye aşık bir insan olarak okuduğum bloglarda “hoş geldiniz, merhaba, iyi okumalar” vb. şahsi girişleri hep atlarım :D Hızlıca koşarak bilgiye kavuşmak isterim. Bu girişi sadece bu yazıya mahsus yapıyor ve kısa(!) kesiyorum, keyifli okumalar :) Sözlük anlamına göre sanat; bir duygunun, tasarımın, güzelliğin vb. dışavurumunda, anlatımında kullanılan yöntemlerin tümü, bu yöntemlerle ortaya konulan üstün yaratıcılık olarak tanımlanır. Bu tanımı biraz açmak gerekirse, sanat; insanların yaratıcılığının, yeteneklerinin ve düş gücünün; mimari, resim, heykel, tiyatro, müzik ve edebiyat gibi çeşitli sanat etkinliklerinde biçimlenmesidir. Sanat kelimesi Arapça kökenli bir kelimedir ve sana’a kelime kökünden gelen “yapmak, üretmek” anlamında bir mastardır. Bu yapma ve üretme işi sıradan bir e